Migren Tedavisinde %90 Başarı Elde Ediyoruz
Günümüzde artan stres faktörü ile birlikte kronik migren ağrılarından şikayet eden vatandaş sayısı hızla artıyor. Şiddetli baş ağrılarınızdan çok kısa sürede hem de çok düşük risk faktörleriyle %90 oranında kurtulmak mümkün. Nasıl mı? Gelin hep birlikte bu sorunun ve güzellikle ilgili olarak birçok sorunun cevabını Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ahmet Hamdi AYTEKİN ile yapmış olduğumuz çok özel röportajımızda öğrenelim.
Remzi HAYTA: Hocam, ihtisasınız ağırlıklı olmak üzere sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
A.Hamdi AYTEKİN:1981 yılında Malatya’da dünyaya geldim. İlk ve orta öğrenimimi Malatya’da tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazandım ve bu üniversiteden mezun oldum. Akabinde kısa bir süre çapa Tıp Fakültesinde anatomi alanında ihtisas eğitimi aldım ama bu eğitimimi yarıda bıraktım. Akabinde İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezine gelip burada Estetik ve Plastik cerrahi alanında ihtisas eğitimi aldım. Malatya Devlet Hastanesinde zorunlu hizmetimi bitirip özel kliniğimi açtım. Şu anda da Essi Güzellik ve Estetik merkezimizde vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunmaya devam ediyorum.
Remzi HAYTA: Merkeziniz hakkında bilgi edinebilir miyiz?
A.Hamdi AYTEKİN: Merkezimizde estetik ve güzelliğe dönük çok sayıda uygulamayı hijyenik ortamda ve kalite standartlarında profesyonel bir ekip tarafından hastalarımıza sunuyoruz. Merkezimizde hastalarımıza botoks, dolgu veya cilt gençleştirici gibi küçük cerrahi işlemler ve profesyonel cilt bakım hizmeti sunuyoruz. Verdiğimiz her türlü hizmette hasta memnuniyetine son derece önem veren bir merkeziz. Ayrıca, yapacağımız her türlü işlemin ayrıntısını hastalarımızla paylaşıyor güven ortamının oluşmasına önem veriyoruz.
Merkezimizde bizi özel kılan bir diğer tedavi yönetimi ise migren. Estetik yöntemiyle kronik migren tedavisi ABD’de uzun zamandır kullanılan ama ülkemizde yeni olan bir yöntem. İki binli yılların başında alın germe ameliyatı esnasında migren tedavisi tesadüfen bulunmuş bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor. Plastik cerrahi ameliyatı yapılırken bulunmuş bir yöntem olduğu için bizler yapıyoruz.
Kronik migren tedavisi uygulamadan önce hastalarımızı öncelikle bir nöroloji doktoruna yönlendiriyoruz. Nöroloji uzmanı hastaya kronik migren tanısı koyması gerekiyor. İkincisi hastaların bir ilaç tedavisi uygulamış olması da lazım. Hasta eğer medikal yani ilaç tedavisi uyguladığı halde bir çözüm elde edememişse o zaman devreye biz giriyoruz. Yaptığımız migren tedavisinde ki risk sıradan bir estetik ameliyatı riskinden daha fazla değil.
Biz endoskopik yani kapalı yöntemle sinir gevşetme ameliyatları yapıyoruz. Eğer hasta şakak bölgelerimde ağrı var diyorsa lokal anestezi ile yarım saatlik lokal bir müdahale ile ağrılarını geçirtecek bir tedavi uyguluyoruz. Ama asıl migren tedavisi genel anestezi altında olan. Burada hasta alın, kaş ya da ense bölgesinde ki ağrılardan şikayetçi ise yine kas gevşetme yöntemini uyguluyoruz. Tedavinin ardından %90’lık başarı oranından söz edebiliriz. Tedavi ettiğimiz her 100 hastamızdan 60’ı tamamen ağrılardan kurtulduğunu söylerken 30’u ağrılarının azaldığını ifade ediyor. Bu da bizim için bir hayli yüksek oran.
Netice itibariyle çok düşük bir risk oranıyla hastaları aldıkları ağır ilaçlardan kurtarmış oluyoruz.
Remzi HAYTA: Hocam, hastalar genelde hangi taleplerle merkezinize başvuruyor?
A.Hamdi AYTEKİN: Ülkemizdeki şikayetlerde dünya ile paralellik gösteriyor. Şu anda dünyada olduğu gibi burun estetik ameliyatları açık ara önde diyebilirim. Bunun dışında kadınlarda göğüs küçültme ya da büyütme ve obeziteye bağlı olarak yağ alma(liposakşın),göbek bölgesini karın germe gibi konularda talepleri olabiliyor. Erkeklerde ise burundan sonra kadın tipi göğse sahipse(jinekomasti) bundan kurtulmak için merkezimize başvuruyorlar.
Remzi HAYTA: Hocam, estetik ameliyatlara devlet desteği oluyor mu?
A.Hamdi AYTEKİN: Genelde estetik ameliyatları bir lüks olarak kabul ediliyor ve devlet desteği olmuyor. Ama kişinin sağlığını etkileyecek bel ve boyun ağrısı gibi konularda bu kanıtlanırsa küçük bir oranda destek olabiliyor.
Remzi HAYTA: Hocam, günümüzde artan bir oranda özellikle genç kızlarda şu ünlüye benzemek istiyorum diyerek bıçak altına yatıyorlar. Bu sizce doğru mu?
A.Hamdi AYTEKİN: Bu talep elbette doğru değil ama günümüzde sosyal medya gençler üzerinde o kadar büyük etki yapıyor ki böyle hatalı kararlara itebiliyor. Medya aracılığı ile bir güzellik ikonu yaratılıyor. Yaratılan bu güzellik algısına benzemek için gözlerini gerdirme, burunlarını kaldırma ya da vücutlarının değişik bölgelerinde işlem yapma talebi ile gelen kişiler oluyor. Bu kişilere yardımcı olmaya çalışıyoruz ama şunu unutmasınlar bu tür ameliyatlarda geriye dönüşü olmayan sonuçlar çıkabilir. Bu yıl ince kaş moda olabilir önümüzde ki yıllarda kalın kaş moda olabilir. Ya da Osmanlı zamanında kalan resimlere baktığımızda iri bedenli ve göğüslü kadınlar daha cazipken şimdi ince belli ve zayıf kadınlar ön planda. Dolayısı ile modaya göre değil de kendinize yakışanı talep etmelisiniz.
Remzi HAYTA: Estetik ameliyatlarda risk var mı?
A.Hamdi AYTEKİN: Bütün cerrahi işlemlerde olduğu gibi estetik ameliyatlarda da küçük de olsa riskler vardır. Yapılacak müdahaleler öncesinde bu riskler hastaya iyice anlatılmalı kafasında soru işareti bırakılmamalı. Burada elbette estetiği yapacak olan kişinin uzmanlığı, kullandığı malzemeler ve uyguladığı teknikler başarıyı önemli oranda etkiliyor. Biz merkezimizde daha önce defalarca uygulanmış artık standartlaşmış tedavi yöntemlerini uygun hijyenik ortamlarda ve kaliteli malzemelerle uyguluyoruz.
Remzi HAYTA: Hocam, bir hasta yanınıza geldi ve ihtiyaç duymadığı bir istek olan estetik ameliyatı talebinde bulundu. Ne gibi bir cevap veriyorsunuz?
A.Hamdi AYTEKİN: Burada hastanın istekleri elbette çok önemli. Hastanın psikolojisi de göz önünde bulundurarak tıbbin imkan verdiği ölçüce sağlığına bozmayacak oranda bir estetik işlemi uygulamayı tercih ediyorum. Popüler kültür ile birlikte hastalardan çok farklı konularda estetik ameliyatı talebi gelmekte. Fakat bizim önceliğimiz daima hastanın doğallığına ve sağlığını korumak oluyor.
Remzi HAYTA: Hocam, kırışıklık tedavisi konusuna değinebilir miyiz?
A.Hamdi AYTEKİN: Türkiye’de cerrahi dışı kozmetik işlemlerin başında botoks geliyor. Kaş, alın, göz altı gibi bölgelerde meydana gelen kırışıklıkları en hızlı sonuç alınabilen ve kesinlikle hastamıza rahatsızlık vermeyecek şekilde uyguluyoruz. Botoks’a hem kadın hem de erkeklerden artan bir talep var diyebilirim. Şunu da eklemek istiyorum, yanak ya da yanak dudak arasında kalan kısımlar ki çukurlukları ya da dolgu taleplerini istedikleri zaman cerrahi müdahale olmadan giderebiliyoruz.
Remzi HAYTA: Hocam, güneş lekelerini tedavi ediyor musunuz?
A.Hamdi AYTEKİN: Güneş lekeleri esasında basit gibi görünen ama tedavisi en zor olan konu başlıklarından birisidir. Güneş leke tedavisini uygulamadan önce hastayı çok iyi bir şekilde muayene etmek, lekenin derinliğini tespit etmek gerekiyor. Ardından seanslarla tedavi işlemine geçiyoruz.
Remzi HAYTA: Ahmet hocam, son olarak mesajınızı alabilir miyiz?
Şunu söylemek istiyorum merkezimizde bir aile ferdimize ne şekilde davranıyorsak ve hangi yöntemleri uyguluyorsak sizinle de bu empatiyi kurarak aynı hizmeti sunuyoruz.Profesyonel ekibimizle birlikte sizleri bekliyoruz. İlla bir tedavi uygulamanıza da gerek yok merkezimizi gelsinler bir çayımızı içsinler.
Kaynak : http://www.flashabermalatya.com/inx/haber-43117-Remzi_Hayta%E2%80%99nin_Roportaji.html
